Bir annenin yüreğinden dökülen satırlar, kayıpların, umutların ve sevginin en derin izlerini taşıyor.

Ege’de Bir Eylül, Melis’in mutluluğuna, Nisan’ın gücüne ve Melina’nın küçük dünyasına tanıklık eden

bir yaşam hikayesi.

Datça’nın eşsiz güzelliğinde başlayan bu yolculuk, kalplerde derin izler bırakan acılarla örülü. Annelik,

evlat sevgisi, aile bağları ve kayıplar arasında savrulan bir kadının yaşam savaşı, sevginin nasıl hayata

tutunmayı mümkün kıldığını anlatıyor.

Hayatın en zor vedalarına rağmen; umut, dayanışma ve aşkın büyüsünü kaybetmemek mümkün mü?

Bu hikâye, okuyan herkese; sevmek, kaybetmek ve yeniden başlamak üzerine unutulmaz bir

hatırlatma sunuyor.

Ege’de Bir Eylül’ü okurken gözyaşlarımı tutamadım.

Bir annenin yüreğinden dökülen satırlarda; kayıpların acısını, anneliğin gücünü, sevginin

sonsuzluğunu hissettim.

Datça’nın güzelliğinde başlayıp yüreğin en derin yerine dokunan bu hikâye bana; sevmeyi,

kaybetmeyi ve yeniden başlamayı hatırlattı.

Her sayfası kalbime dokundu, her satırı içime işledi...

Bu kitap sadece okunmuyor, yaşanıyor.

Sema Metin