“Aborjin sanatı her zaman spiritüel inançlar ve Avustralya iç içe olmuştur. Düş zamanı, Aborjin toplumunun temelini oluşturan binlerce yıllık mitleri tasvir eder. Aborjinler bulundukları toprakların bir zamanlar tamamen boş olduğuna ve Düş zamanı sırasında yerin ve göğün, yerden biterek insan, hayvan ve bitki biçimi alan gizemli varlıklar tarafından oluşturulduğuna inanırlar.”

Kadim medeniyetlerin Okyanusya sakinleri, “Beyaz Adam” gelene kadar; en küçük bir nem belirtisi bile olmayan noktalarda su bulabiliyorlardı. Kimi zaman ellerini avuçlarını yere dönük olarak kumdan belli bir yükseklikte tutmaları suyu bulmalarına yetiyordu. Sonra yerin altına uzun kamışlar sokuyorlar tepedeki ucu emerek minik bir çeşme yapıyorlardı.

Okyanusya, Büyük Okyanus’a dağılmış adaları içine alan ülkelerin yer aldığı coğrafi bölgenin adıdır. Avustralya, Paskalya Adası, Fiji, Hawaii, Yeni Zelanda, Papua Yeni Gine, Batı Yeni Gine ve diğer Pasifik ada uluslarının tarihini içermektedir. Avustralya, Melanezya, Mikronezya, Hawaii ve Polinezya tarih öncesini içerir. 70.000 yıl öncesindeki insanların ilk kez yaşadıkları zamandan 3.000 yıl öncesine kadar büyük farklılıklar gösterir. Yıllarca vahşi diye hakir görülen, modern zamanlara uymaları için olmadık zulümler gören Aborjinler, bir irfân eğitiminden sonra söylenebilecek şu cümleyi kuruyorlardı:

“Hepimiz, bu zamanda ve mekânda ziyaretçiyiz. Yalnızca geçip gitmekteyiz. Buradaki amacımız gözlemek, öğrenmek, gelişmek ve sevmektir. Sonra yuvaya döneceğiz.”