Osmanlı topraklarında ilk hastane “Gülhane Seririyat Hastanesi” adı ile Padişah II.

Abdülhamit’in doğum günü olan 30 Aralık 1898 tarihinde İstanbul’da törenle açılmıştır.

Gülhane Seririyat Hastanesindeki modern eğitim ve öğretim nedeniyle, burada yetişen asker

hekimler Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında ordu bünyesinde

görevlerini başarıyla yerine getirmişlerdir. I. Dünya Savaşı yıllarında, Gülhane bir harp

hastanesi olarak görev yapmaya başlamış, özellikle Çanakkale’den getirilen ağır hastaların

bakımına tahsis edilmiştir.

Türkiye’nin II. Dünya Savaşı’na girme ihtimali üzerine, askerî okulların ve Gülhane’nin

İstanbul’dan Ankara’ya taşınmasına karar verilmiş ve 21 Temmuz 1941’de, İstanbul’dan

Ankara’ya Cebeci Merkez Hastanesine nakledilmiştir. Gülhane 1947’de “Gülhane Askerî Tıp

Akademisi” adını almış, 1953 yılından 1971 yılına kadar Bahçelievler'deki şimdiki

K.K.K.’lığı binasının bir bölümünde ve Harp Okulu’nun yanında bulunan o zamanki Mevki

Hastanesinde hizmetine devam etmiştir. 1961’de temeli atılan yeni akademi binası, 1971

yılında bitirilmiş ve Etlik’te yapılan bu yeni binasına Ekim 1971’de taşınmıştır.

GATA olarak bilinen askerî hastaneler, tarihçesinde belirtildiği gibi askerlerimize savaş

esnasında tıbbi destek vermiştir. Sonrasında ise terör bölgelerinde yaralılarımıza ve

gazilerimize hizmet vermeye devam etmiştir. Yıllar içinde etkisiz hale getirilen ve darbe

girişimi sonrası yanlış bir karar sonucunda kapatılan askerî hastanelerin yeniden düzenlenip

açılmaları gerekmektedir.

Bu kitapta, asker hekim ve harp cerrahı olarak yıllardır görev yapan bir göğüs cerrahının

başından geçen olayları okuyacaksınız. Tarihe not düşmek adına yazılan her bölüm, ders

alınması gereken niteliktedir.