Kur'an-ı Kerim'de Müşrik Dindarlığı
www.okupaylas.com
Kur'an-ı Kerim'de Müşrik Dindarlığı
...
0.0 / 5
0 değerlendirme
Yayın Yılı 2021
Sayfa 542 sayfa
Dil TÜRKÇE
Yayınevi ARK KİTAPLARI
ISBN 9786254437670
Görünüm 3
Favoriler

Bu kitabı 0 kişi favorilerine ekledi.

Favorilere eklemek için giriş yap
Hayatımı Değiştiren Kitaplar

Bu kitabı 0 kişi "hayatımı değiştiren kitap" olarak işaretledi.

Bu listeyi kullanmak için giriş yap
Bu kitabı okuyan diğer kişiler

Bu kitabı okuma listesine ekleyen ilk kişilerden biri olabilirsiniz.

Kitap Takası
Takas yapabilmek için giriş yapın.

Kur'an-ı Kerim'de Müşrik Dindarlığı

Kur'an-ı Kerim'de Müşrik Dindarlığı

0.0
0 değerlendirme

Kur’ân-ı Kerim’in ilk indiği Hicaz coğrafyasında hâkim inanç şirkti. Şirk; kâinatı yaratan ve idare eden yüce varlık olan Allah’ın ulûhiyetine ve rububiyetine ortak tanımadır.

Müşrikler Allah’ı inkâr etmiyorlar. Uluhiyyetin tapındıkları putlara değil Allah'a ait olduğunu biliyor, fakat kendilerini doğrudan Allah'a ibadet etmeye layık görmedikleri, O'na karşı gereğince kulluk yapamadıkları için Allah'a yakınlaşıp şefaatte bulunacaklarını umarak putlara tapmayı adet edinmişlerdi.

İslam öncesi Mekke toplumunun inanç panoramasını Kur’ân“Onların ekserisi, şirk koşmaksızın Allah’a iman etmezler” (12/106)şeklinde anlatır.

Cahiliye kelimesinin kolektif Müslüman tasavvurunda anlamı tamamen olumsuzdur. Hâlbuki Mekke toplumu modern dönemde anlatıldığı kadar topyekûn “mezmum” ve “inançsız” bir toplum değildir. Müşriklerde, yanlış olmakla beraber, Allah, Peygamber, kitap, melek, kader ve kısmen de ahiret inancı var. Hatta formel/şeklen de olsa, müşrikler namaz kılar, oruç tutar, Ka’beyi tavaf eder, kurban gibi ritüeli yerine getirip Allah adına yemin ederler. Bu ibadetler Mekke toplumu tarafından biliniyordu ki kendilerine emredildiğinde kimse “itiraz” etmemiştir. Ve Kur’ân hiç bilinmeyen duyulmayan hususlar üzerinden ziyade “tanınmaz” hale getirilip kaybolmaya yüz tutmuş hakikatleri keşfettirir.

Kur’an-ı Kerim nazil olduğu toplumun bazı ibadet ve adetlerini ibka/tasvip etmiş, bazılarını ta’dil/düzenlemiş, bazılarını da yürürlükten kaldırmıştır. Bazı muamelat ve ukubatta İslam öncesi Arap toplumundaki uygulamalarla Kur’an ve Sünnet’te vaz edilen hükümler arasındaki benzerlik, hatta kimi konularda aynîlik mevcuttur. Fakat şekil olarak aynilik olsa bile “mahiyet” ve “manevi derinlik” itibariyle farklıdır.

Kur’ân cahiliyeyi değiştirirken  “hikmetle”dönüştürür.

Yorumlar 0
Yorum yapmak için giriş yapın.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
www.okupaylas.com
Hata bildir