Peygamberlerle söze başlayıp toplumlara uzanacağımız, sosyokültürel tespitlerle sorunları ele alıp sebeplerini irdeleyeceğimiz ve çözüm önerileri sunacağımız labirente hoş geldiniz. Hepimizi huzursuz eden ve iktidarları güçlendiren kısır muhalefet yerine, hepimize dokunan eleştiriler vaat ediyorum. Piyasadan silinirken tutunacak bir dal arayan şarkıcı ya da oyuncu misali vatanseverleri deşarj eden ucuz sloganlar bulamayacaksınız bu kitapta. Gerçeküstü kurgularla eğleneceğimiz hiciv sahnelerine rastlayacağınız gibi, bugüne kadar hiç yakınından geçmediğiniz insan türleriyle de tanışabilecek ve tüm panzehirleri görmüş olacaksınız. Modayla fıkhın, sinemayla İslam birliğinin, endüstriyle dışavurumculuğun, tarımla motor sporlarının, barokla nihilizmin, çağdaşla etniğin sentezine buyurun... Okyanusta dalgaların ahengidir söz, derinlerdeki zarafet ise mana...

Demir almanın tam vakti zamandan.

Sizinle işimiz yok, çarklarınızı ve putlarınızı kırıp gideceğiz!

Niyet ettim isyana, uydum yüzyirmidörtbin peygamberin yoluna!