Kâğıda yazılmaz bazı kelimeler; kalbe yazılır, alna yazılır, bir iç çekişe yazılır.

Siner yüzüne, yapışır yakana, asılır göz kapaklarına; korlanır, tutuşturur.

İçine içine dökülür bazı kelimeler; tariflenmez, şiirlenmez.

Bu satırlarda cümlelerin dili yumuşak ama kelimeleri keskin; kimi zaman içten bir özür, çoğu zaman da bir iç savaşın tutanağı. Esra Aydın’ın kaleminden dökülen her cümle, okurunun yanında yürüyor, yarası olanı sarıyor, gidenleri uğurluyor, kalanlara ayna tutuyor.

Bir Cümle Ötesi, kırık aynalardan yansıyan kendilik parçalarını denemeler kütüphanesinde bir araya getiriyor. Çocukluktan aşkın en suskun hâline, uykusuz gecelerden en derinlerin en dip köşelerine dek uzanan bir iç yolculuk bu. Yazılmış ama bitmemiş bir mektup, tamamlanmamış ama eksik de olmayan bir şiir gibi. Hepsinden ziyade içinde çok tanıdık notalar barındıran güzel bir müzik benzeri.

Bir cümle, bir başlangıç, bir son.

Gerçekler, bir cümlenin ötesinde saklı.