İnsan yaşadığı bir anın kıymetini hatıra haline gelince anlarmış. Belki de bu durum özellikle duygularımızda iz bırakan hatıralar için geçerli. Duygusal hafızanın beynimizdeki en etkili yeri oluşturması da bu hikmete mebni olmalı.

İçinden geçtiğimiz zamanın sırrı nedir bilinmez lakin belki de bizi yaşatan bu sırra muttali olmayışımızdır zahir. Yazar Stephen King, 22/11/63 isimli yeni sayılan bir kitabında zamanın mahiyetini ilginç bir kurguyla ele alır. Romanın kahramanı edebiyat öğretmenine arkadaşı bir sır verir. Bir binanın gizli bölümünden geçilen tünelden 1957 yılına gidilir ve beş yıl kalıp döndüğünde sadece üç saniye geçmiş olur. Şimdi sonuçlarını bildiği o dönemde meydana gelen önemli olaylara müdahale etmek için, bu tarafa dönüp internetten olup bitenlerin iç yüzünü araştırır. Örneğin 1950’ye dönerek ünlü bir cinayetteki kurbanı kurtarır ve değişimler bugüne yansır. Fakat bir süre sonra düzelttiği olayların başka şeylere sebep olduğunu fark eder. Kennedy suikastına mani olur fakat 1. Dünya savaşı çıkar vs. King derinlikli bir yazar değildir fakat burada zamanla ilgili bir felsefe işlenmektedir sanki.

Sonuçta iyi ve kötü tecrübelerinle, yaşadıklarınla sen bir bütünsün.